Toplantıda konuşan Diyarbakır Valisi Hasan Basri Güzeloğlu, “Şüphesiz planlı kalkınmaya geçtiğimiz dönemden itibaren her dönem ve yapılan her plan önemli ve değerliydi. Ama kabul etmek gerekir ki Türkiye'nin 2023 hedeflemesine doğru son planı olacak 11 kalkınma planı, hepsinden çok daha anlam ve önem ifade ediyor. Türkiye'nin devleti ve milleti ile dünyanın en gelişmiş ilk 10 ülkesi olma hedefine bu plan ve bu plan hedefleri doğrultusundaki çalışmalara bizi eriştirecek. Biz bunu yapabiliriz. Yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatı ve bize güven sağlayacak en önemli moral kaynakları. Türkiye, inanmış milleti ve bununla bütünleşmiş bir lideriyle dünya çapında bir büyüme oranını gerçekleştirdi. 2017 yılını geride bırakan dünya ve Türkiye, kalkınma perspektifi açısından Türkiye'nin bir ekonomik başarısını, adeta mucizesini gördü. Türkiye G20 içinde en hızlı büyüyen OECD’nin en hızlı büyüyen ülkesi olarak temayüz etti. Beklentilerin tam aksine, çarpıtmaların tam aksine Türkiye, inanmış milleti ve bununla bütünleşmiş bir lideriyle dünya çapında bir büyüme oranını gerçekleştirdi. Birilerinin bu büyüme oranını niteliksel değerlendirirken yaptığı haksız değerlendirmelerin ötesinde, büyümenin en önlemli kalemi de bu çağın en önemli gerçekliği olan bilişim alanında ve iletişim payında oldu. Türkiye küresel ölçekte jeostratejik ve jeopolitik öneminin yanına nitelikli, eğitilmiş genç nüfusunu, bir anlamda hızlı kararan ve yeni Cumhurbaşkanlığı yönetim sistemiyle, sorunlara çok ve net çözümler sunabilen bir anlayışla, İnşallah gelecek hedeflemelerinin hepsinde beklentilerini karşılayacak ve kalkınma adına yine dünya çapında bir başarıyı gerçekleştirecektir, biz buna inanıyoruz. Her bölgenin kendi dinamikleri, her ilin kendi özellikleri ve kendi zenginlikleri var. Bakınız Güneydoğu Anadolu Bölgesi, bugün katılan konuk illerimiz ve bir bütün olarak hepimiz aslında baktığımız zaman inanılmaz zenginliklere sahibiz. Şüphesiz bilinen temel imalat ve üretim sektörlerinin gelişmesinin yanı sıra sahip olunan bölgesel ve stratejik önem noktasında Ortadoğu’yla Türkiye'nin bütünleşmesi Ortadoğu’ya açılan sınır, ticaret bağlantı kapılarının olması öte yandan hizmetler sektörü anlamında yeni dönemin en önemli ve değerli başlığında düşünecek kültür, inanç ve doğa turizmi kapsamında, nitelikli insan gücünün eğitilmesi ile birlikte yerel kalkınma dinamiklerinin bu anlamda bütün bu hedeflere uyum sağlamasında müthiş bir zenginliğin sahibiyiz. İnsanlığın neşvünema olduğu kültürün, inancın, bilimin, irfanın edebin bir nevi yeşerdiği topraklarda bizler bu sorumluluğu hissetmeliyiz. Sağlanan huzur ve güven ortamında artık önceliğimiz ekonomik sosyal ve toplumsal kalkınma demeliyiz. Merkezden beklemek yerine, kendi iç varlık ve değerlerimizi bilerek bunlar üzerinde bir gelecek tasavvuru ve gelecek inşasını hedeflemeliyiz. Her ilde Diyarbakır’ımız dâhil yeni üretim alanları, yeni sanayi bölgeleri, bununla ilgili yatırım talepleri, dağıtılan teşvik belgeleri ve bunların reel hale dönüştürülmesinin yoğun bir çabası içerisindedir. Dağıtılan ve verilen teşvik belgelerine baktığınız zaman bölgeye duyulan güvenin çok net olarak, çok ötelerde olduğu görülmekte sadece Diyarbakır'da bizim gelecek perspektifimizde bir Silvan projesinin 235 bin hektarı doğrudan sulayacak, bırakın bölgeyi, ülkeyi, dünya çapında Diyarbakır’ı ve hinterlandını tıpkı GAP’ın Urfa’ya ve bölgeye sağladığı gibi bir dünya çaplı tarım ve gıda sanayi üretim merkezi konumuna taşıyacağını bilmekteyiz. Şimdi zaman, sağlayan altyapılar ve yatırımlarla artı ve katma değeri çoğaltmak ve şüphesiz bunu daha fazla bir boyuta taşımak olmalıdır.
Kalkınma Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Dr. Fatih Hasdemir şunları söyledi: “Kalkınma çok boyutlu ve karmaşık bir süreçtir. Bu plan sadece bakanlığımızın ve kamun değil tüm Türkiye’nin planı olacaktır. Bu nedenle hazırlanma aşamasında olan on Birinci Kalkınma Planı’nı mümkün olan en geniş kitleye ulaşarak hazırlıyoruz. Yerelde yaşanan sorunları en iyi yereldekiler bilir. Şuna kadar 81 ilde gerçekleştirdiğimiz çalışmalar kapsamında alanında yetkin 3 bin 500 kişi toplantılarımıza katılarak görüşlerini bizimle paylaştı. Bizler de onların çözüm önerilerini planımıza yansıtmaya özen göstermekteyiz. 7 bölge toplantısını gerçekleştirdik. Yerelde yaşanan problemleri en iyi yereldekiler bilir düşüncesiyle çalışmalarımızı tamamlayacağız. “