Yapılan fizibilite çalışmaları doğrultusunda gerçekleştirilmesi hedeflenen yatırım çalışmalarını değerlendiren Vali Abdullah Erin, “Şanlıurfa başta tarım, sanayi ve turizm olmak üzere önemli bir potansiyele sahip. Ancak bu potansiyeli harekete geçirmede sorunlar yaşıyoruz. Biz kamu ve özel sektör ortaklığı ile Turizm AŞ’yi kurarak kısa zamanda önemli mesafeler aldık. Sayın Cumhurbaşkanımızın 2019 yılını Göbeklitepe Yılı ilan etmesiyle yerli ve yabancı turistin yoğun olarak Şanlıurfa’ya geldiğine şahit olmaktayız. Turizm AŞ’de kazandığımız tecrübe ve başarıyı katma değeri yüksek olan seracılık alanında da kullanmak istiyoruz. Aralarında kamu, özel sektör ve STK temsilcilerinin bulunduğu Sera AŞ gibi benzeri bir yapıyla yatırımların önünü açabiliriz. Karaali bölgesinde jeotermal potansiyelinin yüksek olduğunu biliyoruz. Bu alanlarda fizibilite çalışması sonrası modellerimizi oluşturup hayata geçirmiş olacağız. Burada çıkan veriler ve öneriler sayesinde Karaali ve Tuzluca bölgelerinde şu an geleneksel yöntemlerle yapılan seracılığın modern teknikler ve dünya piyasalarının istediği ölçülerde yapma şansımız olacaktır” dedi.
Toplantıda konuşan Sera Üreticileri ve Yatırımcıları Birliği ve GAP Seracılar Birliği Derneği Başkanı Müslüm Yanmaz ise şunları söyledi: “Bölgemizde seracılık üreticiler tarafından farklı standartlarda yürütülmektedir. Bu da dünya standartlarını yakalamamıza engel olmaktadır. Bu sorunu giderme adına Karacadağ Kalkınma Ajansının desteğiyle bu fizibilite çalışmasını başlattık. 1000 dönümlük bir alanda jeotermal kaynağa dayalı seracılık yapılması halinde karşılaşacağımız sorunları, fırsatları ve potansiyeli görmek istedik. Fizibiliteler doğrultusunda yapılacak yatırımlar sayesinde uluslararası pazarlara açılmayı hedefliyoruz.”
Şanlıurfa – Karaali Jeotermal Alanı ve yakın çevresinin kronolojik gelişme süreci hakkında bilgiler veren Prof. Dr. Orhan Mertoğlu, Şanlıurfa Karaali jeotermal alanının, 1970’li yıllarda soğuk su amaçlı açılan bir kuyudan jeotermal suyun çıkmasıyla tesadüfen bulunduğunu,1992 yılından itibaren ise jeotermal amaçlı çalışmaların Şanlıurfa İl Özel İdaresi tarafından yapıldığını hatırlattı.
Karaali’de 1996-1997 yıllarında genellikle 250 metre derinlikte açılan kuyulardan elde edilen jeotermal kaynakla seracılık uygulamalarının başladığını ve bugün planlaması yapılan 1000 dönümlük sera çalışması için en az 800 metre derinlikte yeni kuyuların açılması gerektiğini ifade etti.
Türkiye’nin jeotermal sera uygulamalarında 4 bin 500 dönüm ile dünya lideri olduğunu kaydeden Mertoğlu, jeotermal elektrikte ise Türkiye’nin 1400 megawatt ile dünya dördüncüsü olduğunu söyledi.
Türkiye’nin son 15 yılda en büyük büyümeyi bu alanda yaptığını ifade eden Mertoğlu, kamu yatırımları ile yönlendirilen jeotermal yatırımlara özel sektörün yatırım yapmasıyla sektörün büyüdüğünü, Şanlıurfa’da da özel sektörün jeotermal seracılık yatırımlarıyla gelecek adına ümit verdiğini dile getirdi.
Jeotermal kaynakların geliştirilmesi ve seracılık başta olmak üzere jeotermal kaynaklara bağlı sanayinin teşvik edilmesi konularına değinen Mertoğlu, proje kapsamında yapılan jeotermal saha etüdü, kuyu lokasyonları ve jeotermal alan işletmesi hakkında bilgiler verdi.